Aksaray Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Kısmı ve Hafriyat Lideri Prof. Dr. Osman Doğanay, Tyana Antik Kenti’nin Kemerhisar beldesinin altında kurulu olduğunu söyledi.
Antik kentin İç Anadolu Bölgesi’ni Gülek Boğazı yoluyla Pozantı üzerinden Akdeniz’e bağlayan bölgede kurulduğunu belirten Doğanay, pozisyonundan ötürü tarihin çok eski devirlerinden beri birçok ordu ve toplumların geçiş noktası olduğuna dikkati çekti.
Doğanay, Tyana’nın stratejik kıymetinden ötürü tarih boyunca kesintisiz iskan gördüğüne işaret ederek, “Bu özelliğiyle Anadolu’daki nadir kentlerden biridir. Yaptığımız arkeolojik hafriyatlarda milattan evvel 2 bin 500’lerde burada bir yerleşim vardı muhakkak, bunu kanıtlamış olduk. Burada 2016’dan beri Kültür ve Turizm Bakanlığının müsaadesiyle arkeolojik hafriyat, araştırma ve onarım çalışmaları yapmaktayız. Kentin bu stratejik ehemmiyetinden ötürü turizm potansiyeli son derece yüksek” dedi.
Bu yıl kazılara kemerlerin bulunduğu bölgeden başladıklarını ve genişleterek devam ettireceklerini anlatan Doğanay, şunları kaydetti:
“Hristiyanlığın Anadolu’daki en erken sekizgen planlı ve dünyada sekizgen planlı olarak korunan tek kilisenin büyük bir kısmı ortaya çıkarıldı. 2024 yılı çalışmalarımız kapsamında kilisenin yan neflerinden (geçit) birisini ortaya çıkarıyoruz. Yani Hristiyanlığın resmi din olmasından kısa bir mühlet sonra sekizgen planda yapılmış, galeri katı ve üst katı da olan bir kilise. Tıpkı vakitte piskoposluk kilisesi olması sebebiyle burada bir piskopos sarayının da varlığı kelam konusu. O bölgede hafriyatlar yapıyoruz. Bunun dışında bir vaftizhane yapısı var” diye konuştu.
“Antik dünyanın günümüze kadar gelmiş sekizgen tek kilisesi”
Doğanay, kilisenin onarım çalışmalarının akabinde hafriyat alanındaki kemerlerle entegre edilerek gezilebilecek bir alan haline getirilebileceğini aktardı.
Restorasyonun akabinde alanı ziyarete açmak istediklerini lisana getiren Doğanay, “Kilisenin en değerli özelliği, antik dünyanın günümüze kadar gelmiş sekizgen tek kilisesi ve Hristiyanlığın en erken kilisesi olması. Yaptığımız hafriyatlar sonucunda ortaya çıkarılan buluntularla bunu ispatlamış durumdayız. İleride daha ayrıntılı bilgilere de ulaşacağız” tabirlerini kullandı.
